Sosyal ağlar :

PRATİK BİLGİLER

» Amortisman Sınırı
» Vergiden Müstesna Yemek Bedeli
» Emlak Vergisi Oranları
» Fatura Düzenleme Sınırı
» Değer Artış Kazançları İstisna Tutarları
» Kıdem Tazminatı Tavanı
» Usulsüzlük Cezalarına Ait Cetvel
» Yıllık Ücretli İzinler

MUHASEBE STANDARTLARI

Ülke içinde kullanılan muhasebe standartlarını uluslararası standartlarla bütünleştirebilmek için 1995 yılından bu yana 43 uluslararası muhasebe standardı Türkiye’ye ...

T.C. RESMİ GAZETE

   DUYURULAR

Cengiz HERGÜNLÜ: KOBİ' lerde Kalite

KOBİ’ lerde Kalite

 

Önceki yazımızda, KOBİ’ ler de sermaye yetersizliklerinin yanı sıra, plansızlık ve programsızlık da devreye girdiği zaman önlenemeyen olumsuz sonuçların doğabileceğini ve buna bağlı olarak ilk yılların işletme açısından kayıp yıllar olarak değerlendirilebileceğinin altını çizmiştik.

 

Peki, KOBİ kuruluşlarında nelere dikkat edilmeli; işe nereden başlanmalı?

 

Öncelikle “Neden işletme kurmak isteriz?” sorusunun cevabını arayalım.

İnsanlar, başkalarının yanında çalışırken edindikleri mesleki tecrübeleri değerlendirmek ve bu yönde başarı kazanmak için işletme kurmak isterler. Çalışma deneyimlerini kendi işletmelerinde menfaate çevirmek ve daha çok kazanmak hedefindedirler. Başarı arzusu işletme kurmak istemenin olmazsa olmaz şartıdır.

 

Kendi işini kurmak isteyen pek çok girişimci, sektörü, piyasayı, az da olsa ürün yelpazesini bilmesine rağmen, piyasanın genel durumuna çok da hâkim değillerdir. Olayları görmek istedikleri şekilde algılayarak, ciddi yanılgılara düşerler.  

 

Başlangıçta girişimci, bir işletme sahibi olacağı için heveslidir. “Günde şu kadar üretsek, şu kadar satsak ya da şu kadara alırsak şu kadara satarız; hammaddeye, kiraya, işçi ücretlerine de şu kadar ödersek, bize de şu kadar kazanç kalır” şeklinde kabaca hesaplamalarla durumu ayarlamaya çalışır.

 

Eş, dost, arkadaş ya da akrabalardan biraz fikir, biraz parasal destek ve ucuza çalışacak bir kaç personel ile birkaç sipariş de aldık mı; tamamdır”  diye düşünür.

 

Ancak ne yazık ki tamam değildir!

 

Yeterli fizibilite çalışması yapılmamıştır.

 

Profesyonel destek alınmamıştır.

 

En önemlisi de kalite  ihmal edilmiştir. Kalite’sizliğin, sonraları büyük bir sorun olarak karşısına çıkacağı hesaplamamıştır.

 

Kaliteyi dikkate  aldığını varsayalım, verimliliğin titiz ve dikkatli bir hesaplaması da yapılmamıştır.  

 

Unutulmamalıdır ki kalite önemli oranda ek maliyet demektir.

 

Piyasalar kaliteyi ne olursa olsun talep edeceklerdir. Zira kalite kontrol, kalite yönetimi, istatistiksel süreç kontrolü, kalite standartları gibi kavramlar en başta dikkate alınmak zorundadır. Kalitesizlik iş ahlâkı sorgulamasını işletmeler açısından beraberinde getirecektir. İşte bu nedenle KOBİ girişimcileri, kendilerine daha işin başında şu soruları sormak zorundadırlar:

 

“Tüm işletmeyi yönetebilecek deneyime sahip miyim?” 

 

“Profesyonel destek almadan işletmenin yönetimini planlayabilecek miyim?

 

“Önceki işletmelerde edindiğim deneyimler, sektörün tamamını kapsayacak yeterlilikte midir?

 

“ Kurmayı düşündüğüm işletmeyi, minimum maliyetle maksimum verimi elde edecek duruma getirebilecek miyim?”

 

“Küçük çapta da olsa ürün kalitesini yakalayabilecek bir Araştırma ve Geliştirme (AR-GE) çalışması yapmam gerekir mi?”

 

Bu sorular çoğaltılabilir. Ancak profesyonel danışmanlar  ilgili  soruları en basit şekliyle cevaplandırıp, KOBİ girişimcilerine bazı tavsiyelerde bulunabilirler. Şöyle ki;

 

Ürün ve stok planlaması yapılmalıdır.

 

Kaliteyi yakalamak için basit ve kolay anlamda da olsa iyi bir örgütlenme yapısına ihtiyaç olduğu idrak edilmelidir. Başlangıçta ihtiyaç duyulmayan Satın Alma, İdari İşler, Mali İşler, İnsan Kaynakları, Üretim-Planlama ve benzeri bölümleri, çalışan kalitesi de göz önünde bulundurularak, kâğıt üzerinde de olsa planlamak gerekmektedir. İlerleyen zamanlarda işletmenin kurumsallaşması ve istikrarlı bir şekilde büyüyebilmesi için söz konusu bölümlere ve bu bölümleri yönetecek profesyonel iş gücüne ihtiyaç duyulacağı kaçınılmaz bir gerçek olarak işletmenin karşısına çıkacaktır.

 

Profesyonel destek alınmalıdır. Buna bağlı olarak; planlama ve programlama yapılıp, hedeflerin raporlara dökülmesi sağlanmalıdır. Bu anlamda işletmeler müşavirlik firmalarından sadece vergi boyutuna yönelik değil, işletmelerinin devamlılığının sürdürülmesine yönelik raporlama hizmetlerini de talep etmelidir. Piyasada uygun fiyata raporlama ve bütçe hazırlayabilecek meslek mensupları bulunmaktadır.

 

Böyle bir örgütlenme yaklaşımı ile girişimciliğin, yönetimin ve sahipliğin tek kişi de toplanmasının da önüne geçilmiş olacaktır. Hal böyle olunca da karar alma ve uygulama aşamasında paylaşımcılığın işletilmesi, genel anlamda ise işletme politikalarının ortak kararlarla oluşmasının alt yapısı da hazırlanmış olacaktır.

 

Sermayeniz ne kadar küçük olursa olsun tüm bu işlemlerin çalışmasını yapabilir,danışabilir,

yaptırabilirsiniz.Yeter ki bu bilinçle işletmenizi kurma isteğine sahip olun.

 

Böyle yaklaşımlarla istikrarlı ve bilinçli büyümenin  önünün açılmasına zemin hazırlanmış olacaktır.

 

Sonraki yazımız da ideal KOBİ şirket türü ile maliyet ve verimlilik döngüsünün en doğru şekilde nasıl oluşturulacağını anlatmaya çalışacağız.

 

Cengiz HERGÜNLÜ

 

SMMM- Bağımsız Denetçi